Sekizinci Evdeki Satürn

Satürn 8. Evde

Bu ev ruhun derinliklerinde yatan labirentlerden çıkar ve burada konumlanan Satürn, adeta içe işleyen mutlak enerjisiyle tüm egoyu paramparça eder. Satürn ve Akrep burcundaki iki yetkili gücün savaşı, aklın sınırında bir savaş meydana getirerek, egonun görünmeyen ve sert tutumu arasındaki doygunluğun aciliyetini böler. Yapay biçimde ortaya çıkmış gibi görünen toksik halleri, kendilerine has değişim aşamaları sayesinde arınır.

Bu durum en başta kişiler arası birlik ve cinsel doyum arayışına yönelik doğal bir refleksle veya dağılmış bir akıl işlevini yeniden dengelemek için davranış terapisiyle düzeltilebilir. Bu birey çocukluk döneminde en kötü istismar ve saldırıları, ruhunu ezip geçen reddedilmeleri, kişiler arası travmayı ve duygusal ihmalkârlığı yaşayabilir.

Satürn uzun ömürlü gezegen olduğu için, ölüm meselesinin olduğu bu evde kötü açılara sahip olmadığı sürece uzun süreli bir hayata işaret edebilir. Aynı zamanda izole hayata güçlü bir baskı uygular ve kişiliği örten karanlık bir uyuşukluğa sebep olur. Bu da umutsuzluk içinde sık sık hayat tarzı değişikliklerine teşvik eder. Satürn katı ve saldırgan bir koruyucudur ve ego, Plüton'un yıkım etkisiyle bu evin tünelinde kaybolarak işlenir.

Bireyin ortaya koyduğu saygınlık, onu sürekli engelleyecek şekilde azaltılır. Bu da derinlemesine bir aldatmaya, çocukluk ihanetlerine, kimliğiyle ilgili travmalara ve acı çektiren bir ilişki durumuna neden olan birine inanmayı tetikleyebilir. Bu evin cinsellik baskısı kurnazca belirtilir, ama kalıplaşmış Satürn bu ifadeyi çok belirgin bir şekilde dizginleyebilir.

Cinsellik endişeleri, kısıtlama ve yakınlaşma fobisi, egonun sert tutumuna karşı daha derin bir bakış açısı sağlar ve kişi, sevişirken başka bir varlığın enerjileri arasında kaybolmaktan önemli ölçüde korkar. Yıkımdan sonra yeniden toparlanma başladığında bu evdeki yenilenme sayesinde tükenen ego, manevi yakınlaşma ve libidonun yükselmesi, ancak samimiyet kurularak kazanılır.

Kişi, gizli saklı olmayan varlığının boşlukları arasında mücadele ederken ustalaştığında, ortak enerjisinin nesnelliğin de ötesine geçebilen bir kaynaşması vardır. İster cinsel ilişkiyle, ister maneviyatla ilgili olsun, egoyu daha büyük bir gücün etkisi altına maruz bırakma konusunda kalıcı korkularla yakından ilişkisi olduğu görülen fizyolojik bir cinsel kısıtlama için tıp uzmanlarına danışılabilir. Haliyle geleneksel terapilerin bu noktada pek etkisi olmayabilir.

Davranışsal tepkiler, bu evin gerektirdiği zorlu duygusal alışverişlerdeki mantık dışı yalnızlık, önüne gelen herkesle sevişmek, ruhun kanayan yarası ve disosiyatif cinsel bozuklukla alakalıdır. Bu birey, egosunun tehdit altında olduğunu hissettiği anda kolayca katatoni durumuna geçebilir. Tabii sezgisel bir eş, duygusal doygunluğun bilinçli olarak tıkanmasını anlayışla karşılar ve memnuniyet hissini bastırabilir.

Onun dışında birikim, miras ve ortak finans gibi konularda çeşitli zorluklarla karşılaşabilir. Mukaddes enerjiyi ve pratik kullanımı toplamak için son derece donanımlıdır. Bu yüzden antikalar ve miras kalan eşyalar, sembolik bir büyünün, antik gizemlerin ve hatta kötülüklerin yankılanan enerjilerini taşıyabilirler. Onunla ilgili vergi kaçırmak, zimmete para geçirmek ya da mirastan pay alırken dolandırıcılık yapmak gibi şüpheler ortaya çıkabilir ve bir yığın mantıksız suçlamalara maruz kalabilir.

Belirsiz bir paranoyaya, kullanılmaya veya ihanete uğramaya ilişkin içinde yankılanan bir korkuya karşılık vermek için saldırgan savunma mekanizmasını harekete geçirebilir ki, bu da çocukluktan kalma birtakım travmalardan kaynaklanır. Manevi yükselişi veya üstünlük durumları panikle veya müdahaleci ve tehdit edici düşüncelerle, çılgınlık veya kontrolü kaybetme korkusuyla şekillenebilir.

Sekizinci Ev ruhun ve bilinçaltının karanlık bölgelerinde, nefes almada, sona ermede, yıkım enkazında ve küllerinden yeniden doğuşta keskin bir yolculuktur. Yoğun Plüton enerji akışının yanı sıra en cömert bir akıl danışmanı olarak, zihinsel ve ilerlemiş bir gücün savaş alanını ve dünyevi hayatla ilahi hayat arasında bağ kurabilecek bir ruhu meydana getirebilir.

Satürn'ün Sekizinci Evdeki Enerjisi

Bu ev ölüm evi olarak kabul edilmiştir ve burada konumlanan Satürn korkunç bir ölüm anlamına da gelmektedir. Fakat günümüz astrologları bu düşünce çizgisinden çıkmışlardır. Çünkü burayı artık diriliş yani küllerinden yeniden doğmanın evi olarak tanımlıyoruz. Nitekim büyüme ve değişim yöntemiyle gerçekleşen dönüşümleri temsil etmektedir. Bir birey olarak bazen kendinizi yeniden keşfetmeniz gerekebilir.

Sekizinci Ev sahip olduğunuz şeylere karşı sergilediğiniz tutumu simgeleyen İkinci Evin karşısında yer alır. Bu bakımdan büyüyüp değişebilmeniz için geçmişin kalıntılarından vazgeçme tavrınızı temsil eder. Satürn'ün burada çok güçlü bir etkisi olabilir. Bu etki sayesinde dönüşüme, değişime ve büyümeye kolayca direnebilir, hayatınızdaki her değişikliği kabul etmekte zorluk çekersiniz.

Sizin için her değişiklik stresli geçer, sıkıntı ve endişeye de sebep olur. Bu etkilerin farkında olmalı, değişimin hoş karşılamayacağınız bir şey olduğunu anlamalısınız. Ama artık değişime hazır olmanız önerilir. Bir değişiklik olduğunda yöntem veya eylem planı hazırlamak için vakit ayırabilir, hayatınızda veya iş yerinizdeki değişimi kabullenmekle ilgili kitap okuyabilirsiniz. Zira değişim iyi yönetilirse, işte o zaman hayatınızı daha zengin ve iyi hale getirme olasılığınız da vardır.

1
Muhteşem
1
Haha
0
İnanılmaz
0
Üzgün
0
Kızgın
0